Bir yangın anında yaşanan korkunç olaylar, kurbanlarının zihinlerinde derin izler bırakır. Geçtiğimiz günlerde yaşanan bir yangın, bu gerçeği bir kez daha gözler önüne serdi. Yangın anında korkunç bir deneyimle karşılaşan bir adam, yaşadığı dehşeti ve kurtuluş mücadelesini anlattı. "Etim eriyormuş gibi yandığımı hissettim," diyerek facianın dehşetini dile getiren bu adam, yaşadığı travmanın ayrıntılarını paylaşıyor. Bu olay, sadece birer istatistikten öte, Yangın güvenliği konusunda bilinçlenmemiz gerektiğinin acı bir hatırlatıcısı oldu.
Olay, bir akşam saatlerinde yoğun bir duman ve alevlerle başladı. Yangının çıktığı yer, bir apartman dairesi olarak belirlendi. Yangın, başlangıçta kimsenin tahmin edemeyeceği hızla yayıldı. Yangın uyarı sistemleri devreye girmesine rağmen, insanlar paniğe kapılmıştı. Alevlerin tüm binayı sarmasıyla birlikte kurtuluş yolları daraldı. Yangın sırasında içeride olan Adam Yılmaz ise yaşadığı korkunç anıları şu sözlerle ifade ediyor: "Alevlerin içindeydim, etim eriyormuş gibi yanıyordum. Her an ölümle burun buruna olduğumu hissettim." Bu ifadeler, yaşanan travmanın ne denli derin olduğunu ve yangının insana yaşattığı korkuyu gözler önüne seriyor.
Adam, yangının etkileriyle yüzleşirken, aklında sadece hayatta kalmak vardı. Çevresinde bulunan insanların acı çığlıkları arasında bulunduğu durumu kavramaya çalıştı. Soluk almak zorlaştığından, panik içinde pencerelere yönelmeye çalıştı. "Gözlerim alevler içinde yanarken, nefes alabilmek için çırpındım. Yangın sarmalayıp beni boğacakken, hayatımın en zor anlarını yaşadım," diyor. Yangın söndürme ekipleri olay yerine ulaştığında, Adam ve diğer kurtulanlar hemen hastaneye kaldırıldı. Adam'ın vücudu yanıklarla kaplıydı ama hayatta kalmıştı.
Yangının ardından yaşadığı fiziksel ve psikolojik travma ile başa çıkmaya çalışırken, aynı zamanda yangının mahallerinde yaşadığı olayların derin etkisini de kabul etmek durumunda kaldı. “Artık yangınlar benim hayatımın bir parçası olarak kalacak. Hemen her gece, o korkunç anları rüyalarımda görüyorum,” diye ekliyor. Bu olay, sadece Adam’ın hikayesi değil, aynı zamanda yangın güvenliği ile ilgili hepimizi yeniden sorgulamaya iten bir durum. Yangın öncesi ve sonrası eğitimi ve hazırlıkların önemi, bu tür olaylar karşısında kritik bir rol oynuyor.
Yangın güvenliği uzmanları, böyle korkunç olayların önüne geçmek için toplumun bilinçlenmesi gerektiğini vurguluyor. İnsanların, yangın güvenliği konusunda yeterli bilgiye sahip olmalarının, başlarına gelebilecek daha büyük felaketlerin önüne geçebileceğini belirtiyorlar. Adam gibi diğer kurtulanlar da yanma olaylarının yaşamları üzerinde bıraktığı derin izler ve psikolojik etkiler hakkında bilgi sahibi olmalılar. Unutulmamalıdır ki, yangınlar can alıcı birer felaket olabilir ve önceden alınan tedbirler, can kaybını önlemede önemli bir role sahiptir.
Yangın anında yaşanan korkunç olaylar ve sonrasında yaşanan travmalar, yangın güvenliği konusunda farkındalık yaratmanın ne kadar önemli olduğunu tekrar hatırlatıyor. Bu açıdan bakıldığında, Adam’ın hikayesi sadece bir bireyin yaşadığı korkunç anların anlatımı değil, aynı zamanda toplumun yangın güvenliği konusunda alması gereken derslerdir. Yangın güvenliği eğitimi ve hazırlığına dair adımların atılması, benzer olayların yaşanmasını önleyecek büyük bir önem taşıyor. Toplum olarak, yangınların getirdiği tehlikeleri hep birlikte anlamalı ve bu konuda gereken önlemleri almalıyız.